Kadim Tedaviler Modern Yolculukta: Türkiye’ nin Sağlık Turizminde GETAT Açılımı

Zühal KINIŞ, zuhalkns@gmail.com

Türkiye, zengin kültürel mirası ve doğal kaynaklarıyla sağlık turizmi alanında sadece modern tıp hizmetleriyle değil, geleneksel ve tamamlayıcı tıp (GETAT) uygulamalarıyla da dikkat çekmektedir. Geleneksel tıp, yüzyıllardır Anadolu’da uygulanan şifalı yöntemleri içerirken, tamamlayıcı tıp modern tıbbı destekleyen alternatif tedavi yaklaşımlarını kapsar. Son yıllarda dünya genelinde doğal ve bütünsel tedavilere olan ilgi artmış; bu durum Türkiye’yi, kadim bilgi birikimini modern sağlık altyapısıyla birleştirerek sağlık turistlerine benzersiz deneyimler sunabileceği bir merkez haline getirmiştir.

GETAT (Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp) Nedir?

“Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp” (GETAT), modern tıbbın dışında gelişmiş, farklı kültürlere özgü bilgi ve yöntemlerle hastalıkları önleme, teşhis etme ve tedavi etme uygulamalarının bütününü ifade eder. Geleneksel tıp, nesilden nesile aktarılan kadim tedavi pratiklerini içerirken; tamamlayıcı tıp, bu yöntemlerin modern tıpla birlikte destekleyici olarak kullanılmasını kapsar. Toplumlarda doğal ve yan etki riski düşük olduğu inanışıyla bu yöntemlere talep artmaktadır. Özellikle bitkisel ürünlerin “daha güvenli” görüldüğüne dair yaygın inanış, akupunktur veya bitkisel tedavi gibi uygulamalara yönelimi hızlandırmıştır. Bununla birlikte, bilimsel dayanağı olmayan veya ehil olmayan kişilerce uygulanan geleneksel tedavilerin riskleri olabileceği de unutulmamalıdır. Bu yüzden Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve birçok ülkenin sağlık otoriteleri, GETAT uygulamalarının standartlar içinde ve denetimli olarak yapılmasına özel önem vermektedir.

Sağlık Turizminde Geleneksel Tıbbın Yeri

Sağlık turizmi denildiğinde akla genellikle hastanelerde yapılan cerrahi tedaviler gelse de, son yıllarda “wellness” ve “alternatif tedavi” arayışıyla yapılan seyahatler de bu alanın önemli bir parçası haline gelmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı, sağlık turizmi kapsamında sunulan hizmetleri dört ana grupta tanımlamıştır: yaşlı bakım hizmetleri, sağlığı geliştirmeye yönelik hizmetler, rehabilitasyon hizmetleri ve tedaviye yönelik (medikal turizm) hizmetler. GETAT uygulamaları, bu sınıflandırmada “sağlığı geliştirmeye yönelik hizmetler” başlığı altında yer almakta; alternatif/tamamlayıcı tedaviler, SPA-Wellness, termal sağlık, bitkisel tedavi ve masaj gibi faaliyetlerle birlikte anılmaktadır. Dünyada birçok ülkede geleneksel tedaviler sigorta kapsamına girmediği veya pahalı olduğu için, hastalar daha uygun ve kapsamlı bakım alabilecekleri ülkelere yönelmektedir. Nitekim Avrupa’nın pek çok yerinde akupunktur gibi tedavilerin ücretleri sigorta tarafından karşılanmadığından, hastalar bu tedavileri daha ekonomik şekilde almak için sınır ötesi seyahat etmektedir. Türkiye, bu noktada hem maliyet avantajı hem de kaliteli hizmet sunumuyla öne çıkmaktadır. Modern tıbbın yüksek maliyetli veya erişimin kısıtlı olduğu bölgelerden gelen birçok kişi, Türkiye’de doğal, bütüncül ve yan etkisi az GETAT yöntemlerini deneyimlemeyi tercih etmektedir. Sağlık turizmine katılan bu ziyaretçiler, tedavilerini alırken aynı zamanda tatil yapma ve kültürel deneyim yaşama fırsatı da bulabilmektedir.

Sağlık Turizmi Yetki Belgeli GETAT Merkezleri

Türkiye’de Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı ve uluslararası sağlık turizmi yetki belgesine sahip Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) merkezlerinin sayısı son yıllarda belirgin biçimde artmıştır; halihazırda elliyi aşkın GETAT merkezi ülke genelinde faaliyet göstermektedir. Bu merkezler özellikle büyükşehirlerde yoğunlaşmıştır. İstanbul ve Ankara gibi metropoller birçok GETAT merkezine ev sahipliği yaparken, İzmir, Antalya, Konya ve Erzurum gibi illerde de kayda değer sayıda merkez bulunmaktadır. Bu merkezlerde akupunktur, fitoterapi (bitkisel tedavi), ozon tedavisi, kupa (hacamat) ve sülük tedavisi ile apiterapi gibi çeşitli GETAT uygulamaları sunulmaktadır. GETAT merkezlerinin önemli bir bölümü kamu sağlık kurumlarında (Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastaneleri, şehir hastaneleri ve üniversite hastaneleri) kurulmuştur. Bunun yanı sıra bazı devlet hastaneleri ve özel sağlık kuruluşları bünyesinde de GETAT üniteleri, Bakanlık onayı ve uluslararası sağlık turizmi yetki belgesi ile faaliyet göstermektedir. Böylece, Türkiye’de GETAT alanında hem kamu hem de özel sektörü kapsayan ve sağlık turizmine entegre olmuş geniş bir hizmet ağı oluşmuştur.

Türkiye’nin GETAT Alanındaki Potansiyeli

Türkiye, coğrafi ve kültürel zenginlikleri sayesinde geleneksel tıp turizminde büyük bir potansiyele sahiptir. Ülkemizin endemik bitki çeşitliliği ve halk hekimliği birikimi, özellikle bitkisel tedaviler (fitoterapi) alanında dünya çapında ilgi çekmektedir. Bunun yanında, Anadolu toprakları antik çağlardan beri kaplıca ve şifalı su merkezleri ile ünlüdür; Pamukkale (Denizli) travertenleri ve Karahayıt’ ın kırmızı termal suları gibi doğal kaynaklar hem yerli hem yabancı ziyaretçilere şifa dağıtmaktadır. Bu kadim doğal tedavi ortamları, modern tesislerle birleşerek sağlık turistlerine benzersiz bir deneyim sunar.

Türkiye’nin sağlık altyapısı da GETAT potansiyelini desteklemektedir. Ülke genelinde pek çok hastane ve üniversitede GETAT merkezleri kurulmuş olup, bu merkezlerde geleneksel yöntemler modern tıbbın imkanlarıyla entegre edilmektedir. Uzman görüşlerine göre, Türkiye’nin geleneksel ve tamamlayıcı tıp alanında sağlık turizmine entegre olma konusunda önemli bir potansiyeli bulunmaktadır. Geleneksel ve tamamlayıcı tıbbın, sağlık turizmi kapsamında sunulan hizmet çeşitliliğini artıran stratejik bir unsur haline geldiği ve bu durumun ülkenin rekabet gücüne anlamlı katkı sağladığı vurgulanmaktadır. Binlerce yıllık Anadolu şifa mirasının bilimsel yöntemlerle desteklenerek sunulması, Türkiye’yi GETAT uygulamalarında uluslararası düzeyde tercih edilen bir merkez konumuna taşımaktadır.

Türkiye’de Uygulanan Başlıca GETAT Yöntemleri

Türkiye’de Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenmiş 15 adet GETAT uygulama yöntemi bulunmaktadır. Bu yöntemler, 2014 yılında yayımlanan “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği” ile resmen tanımlanmış ve standartları belirlenmiştir. GETAT uygulamalarının yelpazesi oldukça geniş olup, biyolojik tedavilerden fiziksel ve ruhsal terapi tekniklerine kadar uzanmaktadır. Başlıca yöntemler şunlardır: Akupunktur, Fitoterapi, Apiterapi, Kupa Terapisi (Hacamat), Sülük Tedavisi (Hirudoterapi), Ozon Terapisi, Mezoterapi, Proloterapi, Homeopati, Hipnoz, Osteopati ve Kayropraktik, Refleksoloji, Müzik Terapi, Larva Uygulaması.

Yasal Altyapı ve Düzenlemeler

Bir çok üniversiteye ait Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi,  Sağlık Bakanlığı denetiminde hizmet vermekte ve GETAT uygulamalarının güvenilirliğini artırmaktadır.

Türkiye, GETAT alanında güçlü bir yasal çerçeve oluşturmuş durumdadır. İlk düzenlemeler 1991’de akupunktur uygulamasının tanınmasıyla başlamış, kapsamlı bir mevzuat ise 27 Ekim 2014’te Resmî Gazete’de yayımlanan yönetmelikle hayata geçirilmiştir. Bu yönetmelik ile akupunktur, sülük, fitoterapi, ozon, homeopati gibi birçok geleneksel tedavi resmen tanımlanmış ve uygulanma şartları belirlenmiştir. Yönetmelik, hangi tedavinin kim tarafından ve hangi koşullarda uygulanabileceğini ayrıntılı olarak düzenlemektedir. Buna göre, GETAT yöntemlerini uygulayacak hekimlerin Sağlık Bakanlığı onaylı eğitim sertifikasına sahip olmaları gerekmektedir; diş hekimleri ve eczacılar da kendi alanlarıyla ilgili yöntemlerde (örneğin diş hekimleri için akupunktur, eczacılar için fitoterapi) sertifika alarak uygulama yapabilmektedir.

Sağlık Bakanlığı bünyesinde kurulan “Geleneksel, Tamamlayıcı ve Fonksiyonel Tıp Uygulamaları Daire Başkanlığı”, ülkedeki GETAT faaliyetlerini koordine eden merkezi otoritedir. Bu birim, GETAT merkezlerinin ruhsatlandırılması, standartların oluşturulması ve uygulamaların denetlenmesinden sorumludur. Bakanlık ayrıca GETAT konusunda bilimsel araştırmaları ve eğitimleri teşvik etmektedir; üniversiteler bünyesinde GETAT araştırma merkezleri kurulmuş ve bu merkezler hem hizmet hem de AR-GE faaliyetleri yürütmeye başlamıştır. Ülke genelinde pek çok kamu ve özel hastane, GETAT üniteleri açarak hem yerli halkın hem de yabancı hastaların bu hizmetlere güvenle erişimini sağlamaktadır.

Sonuç olarak; Türkiye’de geleneksel ve tamamlayıcı tıp, sağlık turizmi sektörünün dinamik ve önemli bir parçası haline gelmektedir. Modern hastaneler ve klinikler, binlerce yıllık şifa yöntemlerini bilimsel yaklaşımlarla bir araya getirerek hem tedavi edici hem de koruyucu sağlık hizmetleri sunmaktadır. Yabancı hastalar, Türkiye’de GETAT uygulamalarını tercih ederek hem şifa bulmakta hem de zengin bir kültürel deneyim yaşamaktadır. Ülkemizin doğal kaynakları (termal sular, bitkisel zenginlik) ve nitelikli sağlık profesyonelleri, GETAT turizmi açısından büyük bir rekabet avantajı yaratmaktadır. Sağlık turizmi kapsamında GETAT’ın payının önümüzdeki yıllarda daha da artması beklenirken, Türkiye’nin bu alandaki yasal altyapıyı ve kalite standartlarını koruyup geliştirmesi, uluslararası güvenilir bir merkez konumunu pekiştirecektir. Geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarının bilimsel veriler ışığında, etik ve denetimli şekilde ilerlemesi ile Türkiye, sağlık turizminde kadim bilgeliği modern tıpla buluşturan bir cazibe merkezi olmayı sürdürecektir.

Diğer Yazılar

Yazıyı Paylaş: